İstikrarlı bir büyüme trendi gösteren Türk sağlık sektöründe; 2009 yılından bu yana yılda %10’luk bir oranla istikrarlı şekilde büyüme gerçekleşmiş olup sektör dinamiklerinde çarpıcı bir değişiklik olmaksızın sektörün hacmi 2015 yılında 105 milyar TL’ye ulaşmıştı. Bu yazıda ise Türk sağlık sektöründe global marka olmanın koşullarına değineceğiz.

Giderek artan sağlık harcamaları; sağlık hizmetleri talebi, yaşlanan nüfus ve buna bağlı olarak hastalık yükünün daha kronik/karmaşık hastalıklara kayması nedeniyle yükselme trendi gösteriyor. Türkiye, yüksek hizmet kalitesi ve maliyet avantajı nedeniyle sağlık turistlerinin ilgisini çekmekte. Bu ve benzeri avantajlarıyla Türkiye, sağlık turizmi sektöründe avantajlı bir konuma sahip. Üstelik yaygın pek çok operasyon için rekabetçi fiyatlar sunuyor. (TOBB Aralık 2017 Türkiye Sağlık Sektörüne Genel Bakış Raporu)

Sağlık Sektöründe Global Marka Olmanın Şartı

Bu başarı grafiğini uluslararası pazarda duyurulması ve Türk markalarının global birer marka olarak konumlaması için pazarlama faaliyetlerine ağırlık vermek gerekiyor. Ancak sağlık alanının kendine özgü yapı ve kısıtlılıkları ve ayrıca sağlık alanında pazarlamaya getirilen eleştiriler sağlık alanında pazarlamanın her zaman kolaylıkla yapılabilecek bir faaliyet olmasını engellemektedir. Bu durum diğer hizmet sektörlerinde kullanılan geleneksel pazarlama yaklaşımlarının ve pazarlama karması unsurlarının hassas bir sektör olan sağlıkta uygulanmasını engellemektedir.

Sağlıkta Markalaşma

Sağlık sektöründeki pazarlama faaliyetlerinin kısıtlamalara tabi olması yeni ve farklı pazarlama yaklaşımlarının ortaya çıkarılmasına neden olmaktadır. (Tengilimoğlu 2000: 187) Tüketicinin gözünde hizmetten çok hizmeti sunan kişinin önem kazanması, sağlık sektöründe pazarlama karmasına kişilerin de eklenmesine neden olmaktadır.

Sağlıkta Kullanıcı Deneyimi

Türk sağlık sektöründe global marka olmak ve başarılı bir pazarlama iletişimi gerçekleştirmek için, sağlık hizmet sunucularının; sağlık kuruluşu, hekim ve hasta arasında güvene dayalı ilişkiler kurması, hastanın tedavi sürecinin bir parçası haline gelmesi, sağlıklı yaşam konusunda eğitilmesi ve en önemlisi de iyi yaşam anlayışına odaklanılması gerekiyor.

Bu arada markalaşmanın en önemli adımlarından birinin kullanıcı deneyimi olduğunu söyleyebiliriz. Sağlık sektöründe bu deneyim ise hasta memnuniyeti olarak karşımıza çıkmaktadır. Etkili ve gerçeğe yaklaşan bir memnuniyet ölçümü toplam kalite anlayışı ve bunu sağlamak için öncelikle bu doğrultuda bir kurum kültürünün mevcudiyeti gerekiyor.

Dijital ve geleneksel pazarlama yöntemlerinin harmanlanarak yeni dünya düzenine entegre biçimde planlanması bu anlamda büyük önem taşıyor.  Dünya trendlerinin takibi, farkındalık kampanyaları ve sağlık otoritelerinin yan yana oturup sektörü değerlendirebilme imkânı bulduğu etkinlik ve toplantılar ile desteklenmesi gerekmekte. Sürdürülebilir kaliteli hizmet anlayışı ve gelişen teknolojiyle senkronize iletişim çalışmaları markalaşmayı destekleyecek en önemli adımlar olarak yerini alıyor.

Gelecekte tıp teknolojilerinin iyi yaşamı destekleyici, teşhis ve tedavide yardımcı rollerinin daha fazla hayatımızın içinde olacağını düşünürsek rekabet ortamının artacağını ve buna bağlı olarak zaferi markalaşmış kurumların elde edeceğini söyleyebiliriz.

Sağlıkla Kalın…


💡 Pazarlama Faaliyetlerini Outsource Etmek

Bülten Aboneliğinizi Aktifleştirin

Güncel makaleler, sektörel haberler ve ücretsiz etkinlikler için mail listemize abone olun.

Abone olduğunuz için teşekkür ederiz.

Bir şeyler yanlış gitti.