Pazarlama Söz Konusuysa Bir Bilene Sorun

Bütün bu anlatacaklarım içten içe bir yakınma olarak da algılanabilir belki ama aslında çağa ayak uyduran şirketlerin yaptığı gibi pazarlama söz konusuysa siz yine de bir bilene sorun diyerek başlamak istiyorum.

Pazarlamanın sahası günümüzde değişti, artık yoğun olarak dijitale kaydı. Biz pazarlama – iletişim profesyonelleri; şirketlerde rahat ederiz, alanımıza daha bir uzmanlık gözüyle bakılır derken baktık ki, pazarlama yine herkesin bilirkişi olduğu bir konu olarak anılmaya devam ediyor.

Kervan yolda düzülür misali pazarlama planları yapıyoruz. Dijital pazarlama gibi hassas bir konuda dahi üst yönetimlerin bol revizyonlu taleplerine karşılık bulmaya çalışıyoruz. Aslında yakındığım için değil ama biz iletişim profesyonellerinin kendi departmanımızı içeride konumlandırırken uzmanlığı ön plana çıkardığımız bir anlatımımız olmalı. Bunu öyle iyi anlatmalıyız ki, üst yönetimi öyle güzel ikna etmeliyiz ki, parayı ben veriyorum bu böyle olsun dememeliler.

11 yıllık farklı sektör deneyimlerinin bana kazandırdığı en büyük fayda, pazarlama; tek tip bir anlayışla idare edilecek bir departman asla değildir. Aslında birçok dinamik pazarlamanın içinde barınıyor. Öyle ki; sosyal medyayı seven bir genel müdürünüz olabilir, “Y kuşağı” sabrı veya tahammülü daha az bir junior çalışanınız olabilir ya da verdiğiniz brieflere odaklanmak yerine nasılsa dijital çok bilinmez ben gemimi her türlü yürütürüm diyen bir ajansınız olabilir. Önemli olan tüm bu süreçleri iyi idare etmekten geçiyor.

Pazarlama Söz Konusuysa…

Hemen aklıma gelen bir örnekle konuyu açayım. Ulusal çapta, hatta yabancıların da konuk olduğu bir fuar düşünün. Burada sizden fuarın her bir günü için en az 5-6 sosyal medya yayını beklendiğini varsayın. Bu aşamada;

Kendi bilgilerinizi mi sorgularsınız?

Sürece mi odaklanırsınız?

Beklentiler doğrultusunda ortada buluşan bir aksiyon mu takip edersiniz?

Aslına bakarsanız 11 yıllık deneyimden sonra benim tercih ettiğim yol bu şıkların hepsi oldu. Dijitalleşen pazarlama, uzmanlık getirmedi maalesef. Hala beklentiler, kırılamayan yönetim kararları ve departmanı yöneten kişi olarak almanız gereken aksiyonlar söz konusu diyebilirim.

Peki Adwords panelini yönetirken patronunuzun: “Ya şu anahtar kelimeleri de panele dâhil et” dediği bir durumla karşılaşsanız tepkiniz ne olur?

“Hocam buralar eskiden dutluktu, o kelimeler tarih oldu” mu dersiniz? Ben: “Bana sormayın! Ben X kuşağına daha yakınım ve tabi bir bakalım, değerlendirelim” derdim herhâlde. Sonra da neden o kelimelerle ilerleyemeyeceğimizi uygun bir dille, dilim döndüğünce anlatmaya çalışırdım. Konvansiyonel dünyada biz bu müdahalelere alışıkken, dijitalde belki bir şeyler değişir diyorduk ama aslında çok da dünyamız değişmedi.

Pazarlama hala para harcayan departman…

Pazarlama aynı zamanda kriz anlarında ilk darbeyi yiyen, “Tu kaka” görülen ama aslında şirketin ileriye dönük hem imajını, hem de satış ve karlılığını garanti altına alan departman. Yeni dünyada pazarlamayı önemsemeyen, iyi bir pazarlama departmanı olmayan bir kurumun yol alması çok zor. Bugün mobil aplikasyonu çok geç yayına alan, Starbucks, TacoBell gibi rakiplerinin gerisinde kalan ve franchise kaybeden bir Mc Donald’s gerçeğinden bahsediyorsak, bunun sebeplerini pazarlamadan uzaklaşan marka değerlerine bağlıyorsak aslında doğru noktadayız diyebiliriz.

Bir Bilene Sormak İyi Olabilir

B2B ya da B2C olarak pazarlamanın nimetlerinden yararlanan ve o departmanda kafası çalışan, vizyonu geniş, marka değerlerine 360 derece değer katan profesyonellerin çalıştığı markalar şüphesiz yükselecektir. Hatta bu iş git gide uzmanlığın ön plana çıktığı bir yere gidecektir. Gün gelecektir inşaat mühendisi, mimar ya da makine mühendisi gibi pazarlama profesyoneli de teknik fikirlerine değer verilen, işletmelerin kilit çalışanlarından olacaktır.

E-ticaretin her yıl katlanarak büyüdüğü, Amazon’da açtığı mağazada her nevi ürünü satarak zenginleşen girişimcilerin olduğu, teknoloji start-uplarının fiziksel sınırları aştığı bir ekosistemde; satış – pazarlama olarak yanlış algılar üzerinde yükselen geleneksel bakış açısının modern “Marketing” yönetimine selam durduğunu söylemek pek de yanlış olmaz. Tüm bu anlattıklarım içten içe bir yakınma olarak da algılanabilir belki ama aslında çağa ayak uyduran şirketlerin yaptığı gibi pazarlama söz konusuysa siz yine de bir bilene sorun derim ben…