Netflix’in son 2 yılda, algoritmasında yaptığı geliştirmelerle birlikte, film ve dizilerin kapak görsellerinde kullandığı resimleri kişilere özel olarak seçerek izlenme oranlarını artırdığını da biliyor muyuz? İşte Netflix ve bilinçaltınıza işleyen algoritması!

Günümüzde hepimiz az ya da çok Netflix kullanıyoruz ya da bulunduğumuz ortamlarda Netflix hakkında yapılan sohbetlere maruz kalıyoruz. Bununla birlikte Netflix’in bize önerdiği içerikleri, izleme geçmişimizle alakalı olarak benzer konulardan yola çıkarak önerdiğini de biliyoruz. Buraya kadar pek de bilmediğimiz bir şey yok gibi gözüküyor.

Peki Netflix’in son 2 yılda, algoritmasında yaptığı geliştirmelerle birlikte, film ve dizilerin kapak görsellerinde kullandığı resimleri kişilere özel olarak seçerek izlenme oranlarını artırdığını da biliyor muyuz? İşte “Netflix”in bilinçaltınıza işleyen o muhteşem algoritması!

Netflix Ve Bilinçaltınıza İşleyen Algoritması

Dünya üzerinde 100 milyondan fazla aboneye hizmet veren Netflix, abonelerine benzersiz görseller sunmak için yine abonelerin izleme geçmişlerinden ve deneyimlerinden yararlanarak, görsel kompozisyonlar ve insan psikolojisi hakkında bilgi sahibi algoritmalar kullanıyor. Bunun amacı ise, abonelerin sitede geçirdiği zamanı artırarak daha çok içerik tüketmelerini sağlamak. Netflix, bu konuda titiz davranıyor ve işini şansa bırakmıyor.

Örneğin; eğer son birkaç günde çok fazla romantik film izlediyseniz, yeni izleyeceğiniz filmin kapak görseli algoritma tarafından o filmin içinden alınmış romantik bir kare üzerinden tasarlanır. Ya da komedi hayranıysanız yine aynı şekilde algoritma filmin kapak görselinde sizi bir komedi sahnesine maruz bırakacaktır.

Yukarıda bahsedilen algoritma başlangıçta size garip gelmeyebilir. Hatta işe yarar ve kullanışlı olduğunu da düşünebilirsiniz.

Peki bu neden önemli?

İnternette gezinirken sayısız içerik arasında dolaşırız. Bu da bize neredeyse sonsuz diyebileceğimiz sayıda seçenek sunar. Seçeneklerin bu denli çok olması dikkat seviyemizi düşürür ve beynimizi gelen bilgileri hemen işleyerek çabuk şekilde karar almaya zorlar. Böyle bir durumda karar verme konusunda resimler, yazılardan daha çok dikkat çeker. İşte algoritma tam bu noktada devreye girer ve söz konusu içeriği izlemeniz için size göre doğru olacağını düşündüğü resimleri kullanarak sizi teşvik etmeye başlar.

Netflix Algoritması

Netflix, geçmişte bu konuda yaptığı başarılı-başarısız birçok denemeden sonra geldiğimiz noktada işin uzmanı olmuş gibi gözüküyor.

Netflix Ve Görüntü Algoritması

Bir Netflix abonesi olarak, sunulan içerikleri izlerken aslında aynı zamanda bu algoritmanın işine yarayacak verileri üretecek bir nevi davranışsal deneye katılıyorsunuz. Hangi kategorileri izlediğiniz, hangi programları izlediğiniz, ne zaman izlediğiniz ve bütün bunları ne kadar süre izlediğiniz gibi veriler bahsettiğimiz algoritmanın daha iyi geliştirilebilmesi açısından paha biçilmez bilgilerdir. Netflix tüm bunlardan yola çıkarak size özel yeni içerik tavsiyeleri hazırlıyor.

Yukarıda bahsettiğimiz şekilde 100 milyondan fazla Netflix üyesine hizmet veren bu algoritma, tavsiye edeceği içeriğin görselleri için gerçek zamanlı çalışır ve performansını artırmak için veri toplamaya devam eder. Algoritma için daha fazla veri demek, sunabileceği daha fazla kişiselleştirilmiş tavsiye demektir.

İşin sonunda Netflix algoritması, sizi izlemeye ikna edebileceği bir görsel bulduğunu düşünür. Ancak bunu yaparken vardığı bu sonucun “sadece o an için” geçerli olduğunu ve yarın bütün verilerin her kullanıcı için tekrar yorumlanacağını unutmazMakine öğrenmesi prensibiyle çalışan bu algoritma, farklı zamanlarda değişen parametreleri göz önüne alarak tavsiyelerini güncelleyebilir.

Kullanıcı deneyimlerindeki verileri algoritma için kullanmak devrim niteliğinde bir gelişme sayılmaz. Ancak bunu her kullanıcıya özel şekilde yapmak platformun kişiselleştirilmesine hız kazandırabilir. Netflix algoritması, kapak görsellerinde olduğu gibi o film ya da diziyle ilgili fragman ya da açıklamalara da uygulanabilir.

Bunun Kullanıcılar İçin Anlamı Nedir?

Algoritma sayesinde kişiye özel olarak oluşturulan bu otomasyon sistemi, daha basit ve daha verimli bir hale getirilebilir. Ancak bundan önce hedefler ve değerler konusundaki kafa karışıklığını ortadan kaldırmak gerekiyor. Bunu yapmak basit gibi görünebilir ancak söz konusu “daha iyi kullanıcı deneyimi” olduğu için yapılacak küçük hatalar bile kullanıcı kaybetmeye yol açabilir. Bu yüzden titiz davranmak ve yavaş hareket etmek daha yararlı gibi görünüyor.

Netflix için “daha iyi kullanıcı deneyimi” ne anlama geliyor?

Bu soruya; Netflix’in daha fazla üye toplaması ve daha çok içerik tüketmeleri için onlara kişiselleştirilmiş deneyimler sunması şeklinde yanıt verebiliriz.

Arama ve öneri algoritmaları, kullanıcılara yardımcı olmak ve onları sevdikleri içeriklere yönlendirmek konusunda faydalı olabilir, ancak kullanıcının beğenmediği ya da beğendiğini bilmediği içerikleri anlamak konusunda iyi değillerdir. Bu da belki de genel olarak üzerinde tartışılan popüler konu “makine öğrenmesi”nin zayıf olan yönünü ortaya koyuyor.

Öte yandan kullandığınız sosyal medya hesaplarınızın da hemen hepsi yukarıda bahsedilen algoritmanın benzeri algoritmalar kullanıyor. Müzik zevkiniz, video izleme tercihleriniz ya da takip ettiğiniz sayfalar ve beğendiğiniz içeriklere göre tercih edebileceğiniz ürünler gibi yığınla veri yine kişiye özel olarak bu algoritmalar tarafından işleniyor. Ve sonuç olarak karşınıza bir tavsiye içerik ya da reklam çıkıyor.

Tabi, bu algoritmalar insan eliyle yaratıldığı için zayıf ve yetersiz yönlere de sahiptirler. Ayrıca algoritmaların ahlaki değerlere sahip olmamaları ve kimi zaman kişisel güvenlik alanlarını ihlal etmeleri de bu konuda eleştirilere neden olmaktadır.

Netflix’in Diğer Teknoloji Şirketlerinden Farkı Nedir?

Sosyal medya platformlarının en güçlü özelliklerinden biri; mevcut içeriğin büyük kısmının kullanıcılar tarafından oluşturuluyor olmasıdır.

Kullanıcılar tarafından oluşturulan içeriklerin yanı sıra medya siteleri için de yayın araçları sunan Facebook gibi bir platform, kullanıcı eliyle oluşturulan içerikler ve sunduğu araçlardan gelen verileri, reklam ve benzeri yayınlarında kullanarak kullanıcılarıyla etkileşime girebilir.

Öte yandan Netflix’in bu kadar geniş imkanları ve etkileşime girme şansı yoktur. Onun yaptığı işlemler hemen hemen tek taraflıdır. İçeriği ise kullanıcılar tarafından üretilmediğinden, her gün içeriklerini güncelleyerek üzerindeki ilgiyi taze tutmak Netflix’in sorumluluğundadır. Zira aynı şeylerin tekrar tekrar izlenmesi kullanıcı kaybının yanı sıra itibar kaybına da yol açacaktır.

Algoritmalar ile ilgili temel konular ve sorunlar bütün teknoloji şirketleri için geçerlidir. Genelde yaygın olarak kullanılan sosyal medya platformlarından her biri, belirli bir alanda kullanıcılarının tercihleriyle ilgili uzmanlık seviyesinde bilgiye sahipler.

Örneğin; Facebook; siyasi tercihlerimizi, Spotify; müzik tercihlerimizi, Instagram; resim tercihlerimizi, Netflix ise izleme tercihlerimizi biliyor ve hatta dahası tahmin ediyorlar.


💡 Google Arama Sonuçlarını Taraflı Mı Sunuyor?

Bülten Aboneliğinizi Aktifleştirin

Güncel makaleler, sektörel haberler ve ücretsiz etkinlikler için mail listemize abone olun.

Abone olduğunuz için teşekkür ederiz.

Bir şeyler yanlış gitti.