Genellikle siyasal anlamda karşımıza çıkan bir kavram olan demokrasiyi bu defa dijital pazarlama odağında değerlendireceğiz. İşte dijital pazarlamanın demokrasi anlayışı!

Demokrasi kavramını siyaset odağında kullanmaya alışmışızdır. Hakkında birçok tanımlama ve açıklama olan demokrasi konusunda kavram karmaşasının yaşandığı durumlar da olmaktadır. Yeri gelmişken belirtelim, demokrasi en kısa şekliyle “açıklık / şeffaflık” kelimeleriyle nitelendirilir. Öte yandna bugün hali hazırda tüketimi en çok yapılan şey enformasyondur. O zaman, tüketimle ilişkisi olan pazarlama ve bilgiyle ilişkisi olan demokrasi arasında da bir bağ olmalıdır.

Bu bağdan yola çıkarak hazırlamış olduğumuz bu makalede ise dijital pazarlamanın demokrasiye etkisinden bahsedeceğiz.

Enformasyon Tüketimi Hızlandı

Özellikle milenyum döneminde gelişen dijital ağlar ve dijital medya ortamları, enformasyon tüketimini hızlandırdı. Çünkü bilginin odak noktası dijital oldu. Dijitalin yükselişi ise hızlı bir devinimle adeta bir kartopu gibi devam etmektedir. Burada altının çizilmesi gereken nokta, tüketilen enformasyonun büyük bölümünün “tanıtım” odaklı olmasıdır.

Dijital teknolojilere eğilimin başlamasıyla pazarlama profesyonelleri de dijital medya ortamlarına ağırlık vermeye başlamışlardır. Bununla birlikte çeşitli pazarlama stratejileri, reklam modelleri ve kampanya kurguları geliştirilmiştir. Günümüzde Bumper Ads modelinden Kanvas deneyimine kadar birçok model ve uygulama bulunmaktadır.

Peki, pazarlama ve demokrasi kavramları birbirleriyle nerede ve nasıl temas ediyor?

Pazarlamanın demokratik bir yanı olduğunu söyleyebilir miyiz?

Hiç şüphesiz bu soruların cevabı “evet” olmalıdır. Nedeni ise dijital teknolojilerin ve dijital ağların “pazarlamanın eşik bekçilerini” geride bırakmaya imkan tanımasıdır.

Pazarlamanın Temel Eşik Bekçisi: BÜTÇE

Pazarlamanın en temel eşik bekçisi bütçedir. Konvansiyonel alanda herhangi bir tanıtım / reklam çalışmasına başlandığı andan itibaren prodüksiyon, post-prodüksiyon, oyuncu vs. masrafları bir yana, sadece çalışmanın yayılımı noktasında medya kuruluşlarının aldığı bütçe payları dahi, işletmelerin pek çoğunun önünde bir geçiş kontrol görevlisi gibi durmaktadır. Bu durum işletmelerin reklam faaliyetinde bulunmasını da bir hayli zorlaştırmaktadır.

Pazarlamada “pazarlama bütçesiz yapılmayacak bir iştir” benzeri tanımları sıkça duyarız. Evet bu doğrudur. Buna ben de katılıyorum. Fakat konvansiyonel tarafta bütçe paylarının değişkenlik durumu çok az bir esnekliğe sahip olduğu için çoğu işletme bu alanlarda reklam verememektedir. Veya firmalar yerel medya kuruluşları gibi alternatif eğilimlere yönelmektedir. İşte bu durum, dijital söz konusu olduğu zaman değişmektedir.

Dijital Pazarlamanın Demokrasi Anlayışı

Demokrasinin temel yapısı çok katılımcılı olmasıdır. Dijital medya ağlarında da işletmeler çok katılımcılı olabilmektedir.

Şunu kabul etmek gerekir ki başta Facebook ve Google olmak üzere dijital reklam ağları yaklaşık 2012 yılından bu yana CPC (tıklama başına maliyet) bazlı ödeme kabul etmektedir. Buradan “bütçesi kadar erişim ve tıklama” sonucunu çıkartabilmekle birlikte göz ardı etmememiz gereken husus, herhangi bir işletmenin aynı kitleyi bütçesi oranında hedefleyebilmesidir. Yani artık herkesin reklam verebildiği bir dönemdeyiz.

Hele ki viral etki oluşturulabilir ise tanıtımın etkisi tüketici merkezli olarak kartopu gibi büyüyecektir. Bu da düşük bütçeyle başlanan reklamın çok geniş kitlelere ulaşmasını sağlayacaktır.

Günümüzde herhangi bir yerel işletmeden büyük bir fast food zincirlerine, oradan elektronik marketlere, gsm operatörlerinden futbol takımlarına kadar başta fmbc olmak üzere pek çok işletme aynı hedef kitleyi hedefleyebilmekte ve reklamlarını / tanıtım içeriklerini sunabilmektedir. Özetle; dijital teknolojiler pazarlamaya demokrasi getirmiştir.

“Bütçe”den Sonrası?

Tabii sadece bütçe açısından bakmamak gerekir. Dijital medya etkileşim demektir. Yapılan faaliyet tek taraflı olmaktan çıkarak etkileşimsel ve bir sürece dönüşür. Kısacası kolektif bir iletişimsel süreç gerçekleşir. Böylece bir sonraki pazarlama faaliyeti için elimizde önemli datalar olur.

Reklam bombardımanının yoğun olarak yaşandığı bir çağdayız. Öte yandan tüketici ile etkileşim kuran markalar daha pozitif algı oluşturarak organik yoldan pazarlamasına katkı sağlar. Hali hazırda bugün “ağızdan ağıza pazarlama” diye bir kavram vardır. Dijitalle birlikte bu olgu da hayatımızda iyiden iyiye yer edinmiştir.

Çok detaya girmeden bahsetmek istediğim nokta şu; siyasi hayattaki seçmen bağlılığını pazarlamada marka sadakati ve marka bağlılığı olarak tanımlamak sanırım yanlış olmayacaktır. Marka bağlılığı ve sadık müşteri oluşturma süreçleri en temel pazarlama kitaplarında dahi altı çizilerek anlatılan olgulardır. Ayrıca dijitalde rakip olarak yer alan marka / işletme sayısı da oldukça fazladır. Bu durum ise demokrasideki çok seslilik olgusunun karşılığıdır. Zira demokratik düzenlerde de çok seslilik esastır.

Başka bir nokta da ise; dijital tarafta detaylı hedefleme yöntemleri ile kişiselleştirilmiş reklamların sunulabilmesidir. Böylelikle tüketici her tanıtımı görmek yerine seçimlerine göre içeriklerle muhatap olur. Esasında burada tüketici seçme hakkını kullanmış olur. Diğer bir ifadeyle tüketici; seçimleri, davranışları ve ilgi alanlarına göre reklamlar ile karşılaşır.

Oysa konvansiyonelde bir reklamda tüketici, reklam veren yahut mecra tarafından sunulan tüm reklamları görmek zorunda kalmaktadır. Burada demokrasinin “özgürlük” bağlamı devreye girmektedir. Özgürlük de çok net tanımlanamayan bir kavram olmakla birlikte benim kullanmayı tercih ettiğim açıdan; yapmak istemediğini yapmamaktır.

Geleneksel reklamcılıkta ise tüketici, görmek istemeyeceği bir reklam ile karşılaşır. Böylesi bir durumla karşılaşan tüketici o reklamı hemen geçecektir. Böylece reklam, istenilen sonuca ulaşılmayacaktır. Bu durumda ise bütçe aslında boşuna harcanmış olur.

Dijital pazarlamanın demokrasi anlayışı odağında bir takım değerlendirmelerde bulunarak demokrasi kavramını dijital pazarlama odağında yeniden yorumlamış olduk.


Telegram kanalımıza katılarak topluluğumuzun bir parçası olabilirsiniz.

Bülten Aboneliğinizi Aktifleştirin

Güncel makaleler, sektörel haberler ve ücretsiz etkinlikler için mail listemize abone olun.

Abone olduğunuz için teşekkür ederiz.

Bir şeyler yanlış gitti.