Yazı dizisinin dördüncü bölümünü temsil eden “Çalışan Verimliliği İçin Yaşam Kılavuzu: Doğru Beslenme”de iş hayatında çalışan verimliliğini artırmak için üçüncü doğal yöntem olan “su ve tuz”dan bahsedeceğiz.

Yazı dizisinin ilk bölümünde çalışan verimliliğini artırmak için bazı doğal yöntemler olduğundan bahsetmiştik. Kurumların sorumluluğunda olan bu yöntemleri 3’e indirgemiş ve bunları şu şekilde listelemiştik;

  • Nefes
  • Tuz – Su
  • Beslenme

Şimdi üçüncü doğal yöntem olan “doğru beslenme”den bahsedeceğiz. İşte, çalışan verimliğini artırmak için gerekli olan “doğru beslenme” faktörü!

Çalışan Verimliliği İçin Yaşam Kılavuzu: Doğru Beslenme

Bu konuyu diyet ve beslenme uzmanlarına bırakmakla birlikte işletmelere birkaç küçük tavsiyede bulunmak istiyorum. Öncelikle, firmalar mutlaka en az 1 beslenme uzmanı istihdam etmeli. Zira mutfaktaki başarının iş yerindeki çalışma performansına etki ettiği bilinen bir gerçektir.

Öte yandan vücudumuzun tüm besin öğelerine ihtiyacı vardır. Bu yüzden tek taraflı beslenmek yanlıştır. İnsanlar; enerjisini karbonhidrat, protein ve yağlardan sağlar. Bu besin öğelerinin günlük alım düzeyleri bizim için ciddi anlamda önemlidir.

Doğru Beslenmenin Önemi

Bu arada her bireyin kendine özgü enerji gereksinimi vardır. Buna ek olarak bireylerin günlük alması gereken vitamin ve mineral oranları birbirinden farklılık gösterebilmektedir. Bu öğelerin yetersiz alımıyla vücutta sadece zayıflama meydana gelmez. Aynı zamanda bu durum vücudu birçok hastalığa yatkın hale getirir.

Beslenme yetersizliği gibi aşırı beslenme de kişiyi rahatsız eder ve vücudu şişmanlatır. Bu durum beraberinde çeşitli komplikasyonlar meydana getirir. Benim belirlediğim genel prensip şu:
“İdrarını sarartma, dışkını karartma”

Beslenme anne karnında başlar; bebeklik, çocukluk, yetişkinlik ve yaşlılık boyunca devam eder. Kişinin beslenmesine verdiği önem onun gün boyunca aktif ve zinde olmasını sağlayacaktır. Bu da hem sosyal yaşantısına hem de iş yerindeki çalışma performansına yansıyacaktır. Tüm bunları göz önünde tutarak; beslenmeye hayatın belirli dönemlerinde değil yaşam boyu önem vermek gerekir diyebiliriz.

Çalışan Performansını Arttıracak Beslenme Tavsiyeleri

  • Yemekten önce ve sonra tuz tadın.
  • Yediklerinizin sofranıza gelene kadar geçen süreç ve serüvenlerini düşünerek yiyin.
  • Güne asla kahvaltısız başlamayın.
  • Açlık hissetmiyorsanız yani sırf yemek için yemeyin.Bu konuda prensip şu olmalı; acıkmadan yeme, doymadan kalk. Mideyi 3’e böl; yemek, su ve boşluk kalsın.
  • Su tüketiminize önem verin.
  • Günde en az 8-10 bardak su içmeye özen gösterin.
  • Aşırı şekerli besinleri tüketmekten kaçının.
  • Meyve ve sebze tüketmeye özen gösterin.
  • Yavaş yemeye özen gösterin.
  • Besinleri iyi çiğnediğinize emin olun Kısacası dişin işini dişe, midenin işini mideye yaptırın.
  • Yatmadan en az 2 saat önce yemek yemeyi kesin.
  • Tok karna uyumayın.

Bu öneriler yalnızca kurumsal beslenme alışkanlığının bir parçası değil, sosyal hayatın da önemli bir gereğidir. O yüzden hem iş hayatındaki performansınızı artırmak hem de günlük yaşama dair enerjinizi yüksek tutmak için beslenmenize dikkat edin.

Bu tavsiyeyle yazı dizimizi bitirmiş bulunuyoruz. Herkese sağlıklı bir yaşam diliyorum.

Yazı dizisinin dördüncü ve son bölümünü “doğru beslenme” odağında farkındalık içeren tavsiyelerle değerlendirmiş olduk. Yazı dizisine dair tüm makaleleri okumak için aşağıdaki indeksten yararlanabilirsiniz.

1. Bölüm2. Bölüm3. Bölüm4. Bölüm

Bülten Aboneliğinizi Aktifleştirin

Güncel makaleler, sektörel haberler ve ücretsiz etkinlikler için mail listemize abone olun.

Abone olduğunuz için teşekkür ederiz.

Bir şeyler yanlış gitti.