Günümüzde kamusal, kurumsal ve kişisel markalar için temel problemlerin başında yönetim gelmekte. Yönetim; farkındalıkla başlar, analizle yorumlanır, stratejiyle sürdürülür, raporlamayla ölçülür. Peki bu süreci başlatan farkındalık ateşini yakan nedir? Üzgünüm ama bunun cevabı o kadar kolay ya da ucuz değil. Hatta bazı insanlar ve kurumlar bunun için önemli bedeller ödüyor. Bununla ilgili anlatılan yaşanmış bir hikaye bile vardır. Kitaplarda böyle anılmasa da ben bu hikayeyi “10 bin dolarlık yönetim tavsiyesi” şeklinde yorumladım.

İnsanlık tarihi boyunca belki de ilk kez bilgiye erişmek bu kadar çok kolay oldu. Dijitalleşen ve yapay zekanın etkinliğini artırdığı günümüz dünyasının problemi bilgiye erişmek değil. Artık temel kaygımız “doğru bilgiye erişmek!”

Peki bunu nasıl yapacağız?

Bunun için uzmanlar, akademisyenler, mentorlar, danışmanlar var. Tabi uzmanlık veya mentorluk hangi yetkinliklerle kazanılıyor üzerine de biraz konuşmak gerekir. Ancak ben hikayenin özünü kaçırmamak adına uzmanlık kriterleri üzerine yorumlarımı başka bir makalede açıklayacağım.

10 Bin Dolarlık Yönetim Tavsiyesi

Hikaye 1890’da geçiyor. Pittsburgh’da bir kokteyl partisi düzenlenir. Bütün nüfuzlu kişilerin olduğu bir parti olarak düşünebilirsiniz. U.S. Steel’in yaratıcısı Andrew Carneige de oradaydı. Salonun bir köşesinde duruyordu. Davetlilerden biri de kurumsal çalışmanın bir uzmanı olarak tanınmaya başlamış olan Frederick Taylor’dur. Taylor ile Carneige tanıştırılır. Gözlerini kısıp danışmana şüpheli bakışlar atarak “Genç adam…” dedi Carneige sonra da “Bana yöneticilik hakkında işitmeye değer bir şey söyleyebilirsen sana 10 bin dolarlık bir çek göndereceğim.”

1890’larda 10 bin doların ne kadar değerli olabileceğini söylememize gerek yok. Gerçi Türkiye şartlarında 10 bin dolar bugün bile çok değerli ama neyse hikayeye devam edelim. Andrew Carneige’ın bu talebine Frederick Taylor’un ne söyleyeceğini merak eden insanlar kendi aralarındaki konuşmayı kesip Taylor’a odaklanır.

“Bay Carneige” diyerek söze başlayan Taylor, “Yapabileceğiniz en önemli on şeyin bir listesini yapmanızı tavsiye ederim. Sonra da birinciyi yapmaya başlayın.”

Ve bu yanıt sonrasında Taylor bir hafta sonra 10 bin dolarlık bir çek alır. Hikayeyi İyi Strateji / Kötü Strateji kitabında okuyucusuyla paylaşan Richard P. Rumelt, duyduğu bu hikayeye bir hayli şaşırdığını da belirtmeden edemiyor. Çünkü Rumelt, bir liste yapmanın yönetim işinde çocuk oyuncağı olduğunu düşünüyor. Ancak sonradan durumu anlıyor. İşte Rumelt’in konuya dair ders niteliğindeki yorumu;

“Carneige’nin elde ettiği fayda listenin kendisinden kaynaklanmıyordu. Aslında o listenin hazırlık aşamasından ileri geliyordu. İnsanların hedefleri olduğu ve bir füze misali otomatik olarak ve doğruca onların peşinden koşturduğu düşüncesi bariz yanlıştı. İnsan zihni sonluydu, onun kavrama kaynakları sınırlıydı. Dikkat, yanıp sönen bir ışık huzmesi gibiydi, o bir konuyu aydınlatırken diğerini karartıyordu. Bir öbek konuyla ilgilendiğimizde diğerlerine dair görüşümüzü kaybediyorduk.

Tabi anlatı devam ediyor. Ancak sanırım ana fikir anlaşılmıştır. Rumelt liste yapmanın bilişsel sınırlarımızı aşmak için araç olduğunu düşünüyor. Dolayısıyla bunun önemli olduğunu belirtiyor.

Liste Challenge

Bu yazı vesilesiyle aslında 10 bin dolarlık bir tavsiyeyi hiçbir maddi bedel ödemeden elde etmiş oldunuz. O halde bunu bir tık öteye taşıyalım, gelin aşağıdaki adımları uygulayarak bir Liste Challenge başlatalım.

  1. Bir kağıda Liste Challenge başlığı atın (Bilgisayar veya telefonunuzda not defteri açarak aynı şeyi yapabilirsiniz)
  2. Yapabileceğiniz en önemli 10 şeyi sıralayın.
  3. Bu kağıdın fotoğrafını çekip Instagram hikayenizde paylaşın ve bir arkadaşınızı #ListeChallenge hashtagi ile etiketleyin.

Bu Kitabı Okumak İçin 5 Sebep


Bülten Aboneliğinizi Aktifleştirin

Güncel makaleler, sektörel haberler ve ücretsiz etkinlikler için mail listemize abone olun.

Abone olduğunuz için teşekkür ederiz.

Bir şeyler yanlış gitti.